(Nusret Karaca Gezi ve Tarih Araştırma-Derlemeleri)
…
İstanbul gibi dünya güzeli bir kentte
yaşamak ve bu kentin tarihi, coğrafi dokusundan,sosyal,sanatsal,kültürel damarlarından beslenmek benim açımdan her zaman çok değerli ve çok anlamlı olmuştur.
Mümkün oldukça merakımı giderecek kitaplar, tanıtım broşürleri, gazete ve dergiler gibi kaynaklardan, gezilerden
söyleşi ve panellerden çeşitli notlar tutmaya ve saklamaya çalışmışımdır.
Okyanusta bir damla da olsa kendi adıma bir kazanç olarak görürüm.

…
Çocukluk ve delikanlılık günlerimizin yaz aylarında hafta sonları denize
girmek için Sirkeci’den başlayan Florya-
Menekşe-Kanarya plajlarına yolculuk yaptığımız Halkalı trenleri geldi aklıma
bir anda.
Bu kez kâğıt ve kalemle bir yolculuk başladı Halkalı ‘ya doğru.
…

HALKALI HAKKINDA KISACA
Halkalı İstanbul ilinin Küçükçekmece ilçesine bağlı bir semt olup ismini bir zamanlar burada bulunan eski bir Bizans köyü olan “Halka” dan almıştır.
16.yüz yılda bu köy civarında “Halka Hasbahçesi” yer aldığından semtin adı Halkalı olarak bugüne kadar gelmiştir.
Doğusunda Yenibosna,Bağcılar yakınında Güneşli,Kirazlı,Mahmutbey,
güneyinde Kanarya,Kuzeyinde İkitelli, Yarımburgaz,Batısında Küçükçekmece gölü ile çevrilidir.
“Viua Engetia” Roma döneminde Bizantion’u Avrupa’ya bağlayan en önemli yollardan biridir.
Bunun üzerindeki Region’a(Bugünkü Küçükçekmece) yakınlığı Halkalı yöresinin eski çağlardan beri meskûn olabileceğini akla getirmektedir.
Halkalı yöresinin suları Bizans döneminde şehre su da sağlamaktaydı.
İstanbul’un Türkler tarafından fethinden sonra araştırmacı İnciyan’a göre Kanuni Halkalı sularının varlığını ve önemini keşfetmiş ve bu bölgedeki kaynakların korunması için buradaki Rum halkını görevlendirmiş ve yükümlülükleri
nedeniyle vergiden muaf tutmuştur.

….
Halkalı’nın kuzeyinde 400.000 yıllık bir geçmişe sahip olup,1963 yılında ortaya çıkarılan,2001 yılında 1. Derece Arkeolojik-Doğal Sit Alanı statüsüne
alınan ve insanlık tarihinin ilk yerleşim yerlerinden biri olan “Yarımburgaz Mağarası”nın paleolitik(×) dönemden bir yerleşme yeri olduğu belirlenmiştir.
İstanbul’un 22 km.kuzey batısındaki bu mağara Hellenistik(×) ve Bizans
dönemlerinde yoğun bir biçimde kullanılmıştır.
Mağara günumüzden 6-7 bin yıl kadar önce kutsal bir alan olarak ta kullanılmış ve Erken Bizans(×) döneminde bir şapele(×) dönüştürülmüştür.
Mağara içinde değişik dönem ve kültüre ait beş katman bulunmuştur.
İnsanların bu mağaraya yerleşmeleri tarih öncesi çağlardan paleolitik çağ(×)olarak adlandırılan ve insanın ortaya çıktığı zaman olarak kabul edilen çağda olmuştur.
Halkalı bahçesi 16.Y.Y.da padişahların avlanma alanı olmuştur.
19.Y.Y. ise toprakların bir bölümünün Mısırlı Hurşid Paşa’nın eşi Prenses Rukiye’ye ait olduğu görülür.
Bu topraklar “Hurşid Paşa” Çiftliği ve “Halkalı Ziraat Mektebi” Kurmak amacıyla satın alınmıştır.
Halkalı uzun süre bir tarımsal yerleşim konumundayken zaman içinde sanayi bölgeleri genişlemiş 1970’lerden sonra da şehirsel gelişme kendini göstermiştir.
Halkalı’nın Küçükçekmece Gölü kıyısındaki Kanarya mahallesi’nde göç veren değişik illerden oluşan bir nüfusun barındığı,bunlar arasında Balkan göçmenlerin yoğunlukta olduğu görülür.
19.Y.Y. sonlarında (1888) Sirkeci-Halkalı banliyo hattı okulun ve köyün şehirle bağlantısını kolaylaştırmıştır.
Bugün oldukça kalabalık bir yerleşme yeri olan Halkalı 1976 yılında Bakırköy’e bağlı bağımsız bir belediye olmus,1992’de İlçe olmasının ardından sonra Bakırköy ilçesine bağlı bir belediye şubesi olmuştu.
Büyük toplu konut projeleri ile oldukça kalabalık bir yerleşim yeri olan Halkalı ile Edirne-Kapıkule arası trenle,Halkalı- Gebze arası Marmaray hattı ile çok rahat bağlantı sağlanmaktadır.(*)
…
(×)Paleolitik Çaĝ;
Kaba Taş Devri, Yontma Taş Devri olarak tanımlanan Eski Taş Devri(Günümüzden
Milyon yıl önce)
Hellenistik Dönem:Büyük İskender’in istilalarıyla başlayan, Antik Dünya’da Grek etkisinin doruğa ulaştığı dönemdir.(M.Ö.330-30)
Erken Bizans Dönemi:Roma İmparatorluğu’nun resmi olarak 395 yılında doğu ve batı olarak ikiye ayrılması üzerine geç antik dönem başlar ki bu dönem bizantologların olduğu kadar çoğu zaman eski çağ tarihçilerinin de ilgi alanı arasındadır. 717’ye kadar devam eden bu dönem “Erken Bizans dönemi” olarak da adlandırılır.
Şapel;Küçük kilise. Büyük kiliselerin içinde bir azizin adına ayrılmış küçük ibadet yeri.(TDK)
Doğu Roma (Bizans) İmparatorluğu Dönemi:(M.S. 395-1453)
…
(*) Kaynaklar:
İstanbul’un Semtleri-Kentim İstanbul 2003(İ.B.B.Kültür A.Ş. Yayınları ve 31.sayfada belirtilen kaynaklar-Halkalı Hk.), Dilâver Demirağ-Ümit Meriç-Necdet Sakaoğlu,S.Faruk Göncüoğlu’ Aysu Uzsayılır Kara,Sümeyra Saraç,M.Ali Gürsoy,
İstanbul Gezi notlarım,
Kitapçıklar,Broşürler,Sohbetler,Söyleşiler
Dünden Bugüne İstanbul Ansiklopedisi
(T.C.Kültür Bakanlığı ve Toplumsal Tarih Vakfı Ortak Yayını-İstanbul 1995)
Güven Arsabük-Mehmet Arsabük
(Yarımburgaz Mağaraları-Focus 80-81-82,Hürgüç)1995
Dilâver Demirağ(Kozmasun Bahçeleri-İsfalt Yol Kültürü Dergisi),Necdet Sakaoğlu(Halkalı Ziraat Mektebi-Halkalı Bahçesi),Murat Güvenç(Kanarya Mahallesi),
Kazım Çeçen(Halkalı Suları-İslam Ansiklopedisi),Bizantoloji,Eğitim Enstitüsü İlk Çağ Ders Kitap ve Notlarım.
TDK(Türk Dil Kurumu)
Fotoğraflar:Küçükçekmece Belediyesi,
Anadolu Ajansı(Demiryolu Hattı)
Halkalı Konutları Projesi,
Kazım Çeçen(Avasköy Kemeri)
İlk yorum yapan siz olun